Etiket arşivi: hükümet

Memurun beklediği zam oranı açıklandı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, konfederasyonlarla varılan anlaşmanın ardından memur ve memur emeklilere yapılan zam oranlarını açıkladı. Bakan Faruk Çelik’in açıklamaları şöyle;  “Zorlu bir süreçten sonra anlaşmaya varılması memnuniyet verici. 2016 yılının ilk 6 ayında yüzde 6, ikinci 6 ayda yüzde 5 olmak üzere kümülatif yüzde 11.3 olacak. 2017 için ise ilk 6 ay için yüzde 3 ikinci 6 ay için de yüzde 4 zam yapılacak. Ayrıca enflasyonun maaş artışını aşması durumunda fark kamu çalışanlarına ödenecek. Eylül ayından geçerli olmak üzere memur emeklimizin tazminatlarındaki düzenleme ile memur aylıklarında 100 TL artış sağlanacak” dedi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, toplu sözleşme görüşmelerine başlarken hükümetin zam teklifinin 2016 yılı için yüzde 3+3 2017 yılı için de yine yüzde 3+3 olarak açıklamıştı.
memur3 AĞUSTOS’TAN BU YANA GÖRÜŞÜYORLARDI

Yaklaşık 3 milyon 200 bin kamu görevlisi ile 2 milyonu bulan memur emeklisinin 2016-2017 yıllarındaki mali ve sosyal haklarının belirleneceği toplu sözleşme görüşmelerinde yasal süre bugün bitti. 3 Ağustos’taki ilk toplantıyla başlayan 3. dönem toplu sözleşme süreci kapsamında, Kamu İşveren ile Kamu Görevlileri Sendikaları heyetleri genel talepleri görüşmek için dört kez bir araya gelmişti.
Üçüncü toplantıda, memurlara 2016’nın her iki yarısında 4+4, 2017’nin her iki yarısında ise 3+3 oranında artış ve enflasyon farkı öneren Kamu İşveren Heyeti, memur konfederasyonlarının tepkisi üzerine, dördüncü toplantıda bu teklifini 2016 yılı için 5+4, 2017’nin her iki yarısında ise 3+3 oranında artış ve enflasyon farkı olarak artırmıştı.

BAKAN’DAN İBADET TATİLİ AÇIKLAMASI
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik cuma günleri memura ibadet tatili için çalışma yapılacağını söyledi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik memurların bu toplu sözleşmedeki kazanımlarını kameralar karşısında açıkladı. Kazanımlar arasında memurların Cuma günü ibadet tatili için çalışma yapılacağı da belirtildi.  Memur-Sen toplu sözleşme teklifleri arasında 2 saatlik Cuma Namazı arasını da dile getilmişti.
NAMAZ ARASI
Memur-Sen, kamu görevlilerinin cuma namazı konusunda taleplere karşılamak için toplu sözleşme tekliflerine,  namazı vakti izin süresi konusunu eklemişti. Teklif, kamu görevlilerinin günlük çalışmaya ara verme süresinin günleri için, Namazı vaktini de içine alacak şekilde 2 saat olarak uygulanmasını içeriyor.

62. Hükümetin programı

başbakanBaşbakanlık’tan Hükümet Programı ile ilgili yapılan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

Bugüne kadar büyük bir başarı ile yürütülmekte olan milli birlik ve kardeşlik projesi ile çözüm süreci taviz vermeden sürdürülecektir.

Devlet otoritesinin parçalanmasına asla izin vermeden ulusal güvenliği tehdit eden tüm unsurlarla sonuna kadar mücadele edilecektir. Bu konuda her ne surette olursa olsun taviz verilmesi söz konusu değildir. Geçmişte milli

güvenliğimizi tehdit eden vesayet odaklarına müsaade edilmediği gibi son iki yıldır ortaya çıkan vesayet girişimlerine karşı da millli güvenliğimiz teminat altına alınmıştır.

“Son 12 yılda yaşanan özgüven devrimi ile dünyada başat aktörlerden biri haline gelen Türkiye bölgesinde ve küresel her sorunda sorunun değil çözümün parçası olarak istikrar üretmeye devam edecektir. Değer odaklı Türk dış politikası artık küresel bir markadır

YENİ TÜRKİYE YENİ EKONOMİ

12 yılda rekorlar kırarak büyüyen Türkiyemizin ikinci atılım döneminde mali disiplin, katma değerli istihdam, ar-ge, nitelikli genç nesiller, artacak tasarrufların doğru alanlara yönlendirilmesi öncelikler olacaktır. Yeni Türkiye, yeni ekonomi ile büyüyecektir

 

Fettullah Gülen Dönüşüm hükümeti güç duruma sokar

Fettullah Gülen Dönüşüm hükümeti güç duruma sokarAylık yayın yapan The Atlantic dergisi muhabiri Jamie Tarabay, Fethullah Gülen’le bir söyleşi yaptı. 1998 yılında hakkında açılan soruşturmalar yüzünden Türkiye’yi terk etmek zorunda kalan Gülen’in tanıtımında ‘ruhani lider’ ifadesi kullanıldı. ABD’de dahil 90 ülkede okul açtığı belirtilen Gülen’in Pensilvanya’ya yerleştiği belirtildi. Söyeşide gülen’in öne çıkan sözleri özetle şöyle Nadiren söyleşi vermesinin nedeni sorulması üzerine: “Ben utangaç bir kişiliğe sahip mütevazı bir ailede büyüdüm. Kendi içimde tenha bir hayat sürmeyi tercih ediyorum. Öğrencilerinin arasında kadın bulunmamasının hatırlatılması üzerine: Türkiye’deki arkadaşlarımız kız öğrencilere ilahiyat yüksek lisans düzeyinde dersler veriyor. Burada aynı sistemi yerleştiremedik ama derslerimizi düzenli olarak takip eden kız öğrenciler var. “Bir çok insan sisi seviyor, bir çok insan ise sizden korkuyor. Türkiye’yi dönmenizi isteyen çok kişi var aynı şekilde bu ihtimalden korkan da çok kişi var” denilmesi üzerine: Tarih boyunca bu tür durumlar Allah’ın elçileri de dahil olmak üzere gerçekleşmiştir. Engeller ve düşmanlıkla karşı karşıya kalmışlardır. Duruma bakınca kendimizi açıklamakta yeterince başarılı olamadığımızı düşünüyorum. Bunu fark ettiğimizde bizi düşman görenlere drahatsız olacak bir şey yok demek için çalışmalar yaptık. Ancak dünyadaki tüm dünyada toplumlar paranoya yaşadı. Türkiye’deki insanlarda bundan etkilendi. Biz hakkımızdaki şüphe ve olumsuz düşüncüleri değiştirmek için kendimizi ifade etmeye çalışıyoruz. Ancak bazı insanların tutumlarını değiştirmeyeceği gerçeğini kabul ediyoruz. Herkes tarafından aynı derecede sevilmek ve övülmek mümkün değil.

‘Neden Pensilvanya’da oturmaya devam ediyorsunuz’ sorusu üzerine: Türkiye’ye dönmemde yasal bir sorun bulunmamasına karşın eğer dönersem bazı demokratik reformları tersine çevirmek isteyenlere fırsat vermekten endişe ediyorum. Dönüşüm hükümeti güç bir duruma sokabilir. Türkiye ve dünyadaki Gülen hareketine destek verenler için dönme arzumu feda ediyorum. Türkiye’de olursam yazdıklarımdan ve söylediklerimden dolayı hakarete uğrayıp yasal soruşturma açılması gibi tacizler olabilir endişesi taşıyorum. Buradayken daha az etkileniyorum ve daha sakin yaşıyorum. ‘Türkiye’nin politikalarını ve dünyadaki yerini nasıl buluyorsunuz’ sorusu üzerine: Türkiye, Avrupa Birliği ile üyelik görüşmeleri sürdürüyor. Türkiye’nin bir parçası Avrupa’da diğer kısmı Asya’da ve bazen Orta Doğu’da kabul ediliyor. Bu siyasi ve coğrafi olarak çok önemli. Türkiye’nin Avrupa Birliği’yle ilişkisi demokrasi hedefine ulaşabilmesi ve bunu geliştirme yolunda çok önemli. Ayrıca Türkiye’nin bölgede daha aktif bir rol üstlenmesi için bazı dinamiklerden yararlanması gerekiyor. Tarihsel bağları ve görünümü nedeniyle Türkiye’nin olumlu bir algısı var. Türkiye bu algıları korumak için dikkatli olmalı. İyi ilişkiler, etki ve sevgi hedeflere ulaşmada birleştirici olabilir. Türkiye şu anda bunu yapıyor mu? Bu tartışılması gereken bir soru. Türkiye’nin bölgede iyi diplomatik ilişkiler geliştirmesi Avrupa’nın ABD’nin ve dünyanın çıkarınadır. Ama ben şu anda Türkiye’nin buna yönelik yapacaklarını gerçekleştirdiğini düşünmüyorum.

Anadilde savunma kabul edildi

Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’na göre, sanık; iddianamenin okunması ve esas hakkında mütalaanın verilmesi üzerine sözlü savunmasını kendisini daha iyi ifade edebileceğini beyan ettiği başka bir dilde yapabilecek. Tercüme hizmetleri, il adli yargı adalet komisyonlarınca oluşturulan listeden, sanığın seçeceği tercüman tarafından yerine getirilecek.

Bu tercümanın gideri devlet tarafından karşılanmayacak. Bu imkan, yargılamanın sürüncemede bırakılmasına yönelik olarak kötüye kullanılamayacak.

Tasarının mevcut halinde, “meramını anlatabilecek ölçüde Türkçe bilen sanık” ifadesi vardı. AK Parti’nin verdiği önergenin kabul edilmesiyle, bu ifade tasarıdan çıkarıldı.

Tercümanlar, il adli yargı adalet komisyonlarınca her yıl düzenlenen listede yer alan kişiler arasından seçilecek. Savcılar ve hakimler, bulundukları illerdeki listelerden değil, diğer illerdeki listelerden de tercüman seçebilecek. Adalet Bakanlığı, buna ilişkin yönetmeliği düzenlemenin kanunlaşıp yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içinde çıkarılacak. Yönetmelik uyarınca tercüman listeleri oluşturuluncaya kadar, sanık mahkemeye kendi tercümanını getirecek.

Türkçe bilmeyen sanığa tercüman verilmesi imkanı, soruşturma evresinde dinlenen şüpheli, mağdur veya tanıklar hakkında da uygulanacak. Bu evrede tercüman, hakim veya Cumhuriyet savcısı tarafından atanacak.

“Ağır bir hastalık geçirenler…”

Hapis cezasının infazının hastalık nedeniyle ertelenmesi hallerine yeni bir erteleme nedeni getiriliyor. “Ağır bir hastalık veya sakatlık nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettirememe” hali de infazın ertelenmesi nedenleri arasına alınıyor. Buna göre; maruz kaldığı ağır bir hastalık veya sakatlık nedeniyle ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyen ve toplum güvenliği bakımından tehlike oluşturmayacağı değerlendirilen mahkumun cezasının infazı, iyileşinceye kadar geri bırakılabilecek.

Kapalı cezaevine girdikten sonra gebe kalanlardan koşullu salıverilmesine 6 yıldan fazla süre kalanlar ile eylem ve tutumları nedeniyle tehlikeli sayılanlar hakkında infaz ertelemesi yapılmayacak. Bu kişilerin cezası, ceza infaz kurumlarında kendileri için düzenlenen uygun yerlerde infaz olunacak.

Tasarının ilk halinde, Terörle Mücadele Kanunu kapsamındaki suçlardan mahkum olanlar hakkında infaz ertelemesinin yapılmayacağı hükmü vardı. Yapılan değişiklikle, Terörle Mücadele Kanunu kapsamında mahkum olanların infazı ertelenebilecek.

Üçer aylık sürelerle gerçekleştirilen hastalık değerlendirmeleri, birer yıllık sürelerle yapılacak.

İnfazın ertelenmesinin kapsamı genişletiliyor

Tasarıyla, hükümlünün istemiyle infazın ertelenmesi şartlarından bazılarında değişiklik yapılıyor, ayrıca erteleme kapsamı genişletiliyor.

Buna göre, kasten işlenen suçlarda 3 yıl, taksirle işlenen suçlarda ise 5 yıl veya daha az süreli hapis cezalarının infazı, çağrı üzerin gelen hükümlünün istemi üzerine Cumhuriyet başsavcılığınca ertelenebilecek.

Erteleme her defasında bir yılı geçmemek üzere en fazla iki kez uygulanabilecek. Erteleme süresi içinde hükümlü hakkında kasten işlenen bir suçtan dolayı kamu davası açılması halinde, erteleme kararı kaldırılarak ceza derhal infaz edilecek.

Erteleme terör suçlarında uygulanmayacak

Erteleme; terör suçları, örgüt faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlar ve cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlardan mahkum olanlar, mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulamasına karar verilenlerle disiplin veya tazyik hepsine mahkum olanlar hakkında uygulanmayacak.

Hapis cezasının infazına başlanmış olsa bile; hükümlünün yükseköğrenimini bitirebilmesi, ana, baba, eş veya çocuklarının ölümü, bu kişilerin sürekli hastalık ve malullüleri nedeniyle ailenin ticari faaliyetlerinin yürütülebilmesi, tarım topraklarının işlenebilmesinin imkansız hale gelmesi veya hükümlünün hastalığının sürekli tedaviyi gerektirmesi gibi zorunlu ve ivedi hallerde, cumhuriyet başsavcılığınca 6 ayı geçmeyen sürelerle hapis cezasının infazına ara verilebilecek. Ancak bu ara verme, iki defadan fazla olamayacak.

Erteleme isteminin kabulü, güvence gösterilmesine veya diğer bir şarta bağlanabilecek.

Kasten işlenen suçlarda 3 yıl, taksirle işlenen suçlarda 5 yıldan fazla hapis cezasının infazı için doğrudan yakalama emri çıkarılacak. Adli para cezasından çevrilen hapsin infazında hükümlüye öncelikle çağrı kağıdı gönderilecek.

Hükümlülere verilecek ödüller

Hükümlüler, kurum içindeki veya dışındaki genel durumları, eğitim ve iyileştirme faaliyetlerine etkin katılımları, kurum düzenine karşı tutumları ve kendilerine verilen işlerdeki gayretleri dikkate alınarak teşvik esaslı ödüllerden yararlandırılabilecek.

Bu madde hükümleri çocuk hükümlüler için de geçerli olacak. Hükümlülere verilebilecek ödüller şöyle:

-Kapalı cezaevlerinde bulunan evli hükümlüler, en geç 3 ayda bir kez olmak üzere, 3 saatten 24 saate kadar eşleri ile kurum veya eklentilerinde cezaevi personelinin yakın nezareti olmaksızın mahrem şekilde görüştürülebilecek.

-Çocuk hükümlülere, en geç 2 ayda bir kez olmak üzere, 3 saatten 24 saate kadar ana ve babasıyla veya vasisiyle kurum ya da eklentilerinde cezaevi personelinin yakın nezareti olmaksızın aile görüşmesi yaptırılabilecek.

-Haftalık ziyaret süresi 2 saate kadar uzatılabilecek. Kapalı ziyaret yerine açık ziyaret yaptırılabilecek.

-Üst üste kullanılmayan en fazla 3 haftalık ziyaret süresi toplu olarak kullandırılabilecek.

-Haftalık telefonla görüşme süresi veya sayısı 2 katına kadar artırılabilecek.

-Sosyal, kültürel ve sportif etkinliklerden öncelikli veya daha uzun süreli yararlanmaları sağlanabilecek.

-Haftalık harcama miktarı yarı oranında artırılabilecek. Tek kişilik odalarda televizyon bulundurma imkanı verilebilecek.

-Hediye verilebilecek. Takdir belgesi veya tavsiye mektubu verilebilecek.

Çocuk hükümlünün nakil masrafı devletten

Çocuk hükümlülerin, kendi istekleriyle başka cezavine nakillerinde nakil masraflarını devlet karşılayacak.

Çocuk eğitimevlerine nakiller, kurum görevlisinin nezaretinde yapılacak, açık cezaevine nakiller ise kurum görevlisi olmaksızın yapılacak. Hükümlünün, aynı il sınırları içinde bulunan cezaevleri arasındaki nakillerde aynı gün içinde; farklı illerde bulunan cezaevleri arasındaki nakillerde ise kurum amirinin 48 saati geçmeyecek şekilde belirleyeceği süre içinde nakledildiği açık cezaevine giriş yapması gerekecek.

Belirlenen süreler içinde açık cezaevine giriş yapmayan hükümlüler, firar etmiş sayılacak ve haklarında 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası istenecek.

Çocuk hükümlüler için ziyaret süresi 1 saatten az, 3 saatten fazla olmamak üzere belirlenecek.

Ölüm veya hastalık nedeniyle verilen mazeret izni

Ölüm veya hastalık nedeniyle hükümlüye verilen “mazeret izni”nde de değişiklik yapılıyor ve hükümlünün nerede kalacağına açıklık getiriliyor.

Hükümlünün izin süresi içinde gece konaklaması gerektiği takdirde kendi evi, ana, baba, eş, kardeş veya çocuğunun evinde, güvenli görülen başka bir yerde ya da gidilen yerde bulunan kapalı cezaevinde kalmasına, gerekli güvenlik tedbirleri alınarak gidilen yerin valisi tarafından karar verilecek.

Gece konaklaması gerektiği takdirde…

Açık cezaevinde bulunanlarla kapalı cezaevi kurumunda olup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazananlara, aileleriyle bağlarını sürdürmelerini, güçlendirmelerini ve dış dünyaya uyumlarını sağlamak amacıyla 3 ayda bir, üç güne kadar izin verilebilecek.

İzin verilen tutuklunun, izin süresi içinde gece konaklaması gerektiği takdirde, kendi evi, bir yakınının evinde, güvenli görülen başka bir yerde ya da gidilen yerde bulunan kapalı cezaevinde kalmasına gidilen yerin valisi karar verecek.

Denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezanın infazında aranan 6 aylık süre şartı, 31 Aralık 2015 tarihine kadar aranmayacak.

Tasarının, hükümlülere ödül verilmesine ilişkin maddesi, tasarının kanunlaşıp yayımlanmasından 2 ay sonra yürürlüğe girecek.

(A.A)