Kategori arşivi: Manşet

Altan civeLek – Deniz GözLüm

Bir Gün Gelecek Deniz Mavisi Gözlerine Bakıcam

 

 

O Gün Ya Sen Yada Ben Sonsuzluğa Kollarımızı Açacaz

 

 

Kolarımız Bir Kuş Misali Sonsuzluğa Uçarken Gerçek Dünya”ya

 

 

Yalan Dünya“daki Son Arzumu Gerçekleşdirmiş  Huzu İçinde Gideceğim

 

 

(CcALLAH) Her Zaman Deniz Gözlerini Güldürsün….

 

 

deniz-mavisi

 

Çok yakında bekleyin

Selam sevenler, yada sevmeyenler, hiç sorun değil uzun bir ara bu sesli sohbet işlerine ara vermişdim, gerçi hala gönlüm yok bu işte ama çok değer, verdiğim bazı arkadaşlarım var, onların tavsiyesi üzerine en kısa zamanda sesli sohbet bölümünü tekrara aktif hale sesli-modelgetireceğim güzel kaliteli bir sohbet sitesi açmak istiyorum abartılı olmadan eskisi gibi uğraşmak vs vs bunları istemiyorum sadece kafama göre 3/5 arkadal işe sohbet ortamı kuracağım bir sohbet sitesi açacağım çok yakında bekleyin…

İmam”da bunu yapar

Kız kardeşleri 23 yaşındaki H.B.’ye tecavüz ettikleri iddiasıyla tutuklu yargılanan imam A.B. ile erkek kardeşi M.B. hakkında 10.5 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası istendi.

 

Erzurum‘da kız kardeşi 23 yaşındaki H.B.’ye tecavüz ettikleri iddiasıyla tutuklu yargılanan Kars‘ın bir köyünde imam, 29 yaşındaki A.B. ile erkek kardeşi, 27 yaşındaki M.B. hakkında Erzurum 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde 10.5 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası istendi. A.B., ifadesinde kardeşiyle birçok kez ‘birlikte olduğunu’ ancak onun da ses çıkarmadığını söyledi.

 

 

 

 

imamMerkez Yakutiye İlçesi’nde oturan H.B., polise başvurarak iki ağabeyinin kendisine tecavüz ettiğini ileri sürdü. Annesini 7, babasını 1 yıl önce kaybettiğini belirten H.B., birlikte kaldığı ağabeyi M.B.’nin de kendisine tecavüz etmeye başlamasına tepki gösterdi. Diyanet İşleri Başkanlığı kadrosunda Kars’ın bir köyünde imam olan ağabeyi A.B.’nin de daha önce kendisine defalarca tecavüz ettiğini öne süren H.B., şöyle dedi

 

 

 

“İlk tecavüzü ağabeyim A.B., geçtiğimiz Ağustos ayında yaptı. Ağabeyim evde kimse olmadığı sırada tecavüz etti ve bunu kimseye söylememe konusunda uyardı. Olayları ablam R.’ye anlattım. Kimseye söylemememi aksi halde ağabeyimin işinden olacağını söyledi. Ağabeyimin tecavüzünden hamile kaldım, Ankara’ya götürdü kürtaj oldum. Daha sonra da küçük ağabeyim M.B., tecavüz etti. Hastanede tanıştığım E.P.’nin de tecavüzüne uğradım. Ağabeyim M.B. babam öldükten sonra bana şiddet uygulayınca Kadın Sığınma Evi’ne yerleştirildim. Burada N.U. adlı kadın ile tanıştım. Benim zor durumda olduğumu görerek erkeklerle birlikte olmam karşılığında çok para kazanacağımı söyledi. İstemediğim halde N.Ç. ile birlikle olmamı istedi. Kabul etmeyince N.Ç. de tecavüz etti.

 

 

 

 

Şikayet üzerine yakalanan ve sevk edildiği 2’nci Sulh Ceza Mahkemesi’nde 2.5 yıldan bu yana eşinden ayrı yaşadığını anlatan imam A.B., suçlamaları kabul etti. Kız kardeşi ile birlikte olurken zor kullanmadığını söyleyen A.B., “H., öz kız kardeşim olur. Kendisiyle birlikte oldum. Ancak, bana karşı koymadı. Birçok kez birlikte olduk. Hamile kalınca Ankara’ya götürdüm. Çocuğu aldırdıktan sonra bir kez daha birlikte oldum” dedi.

 

 

 

Diğer erkek kardeş M.B. de, suçlamaları kabul etti. Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkarılan imam A.B. ile kardeşi M.B. ve para karşılığı ilişkiye girdiklerini öne süren 42 yaşındaki N.Ç. ve 54 yaşındaki E.P., 11 Kasım, 33 yaşındaki N.U. ise 26 Kasım tarihinde tutuklandı. Kardeşler dışşındaki diğer 3 şüpheli tutuksuz yargılanmak üzere dün tahliye edildi.

 

 

 

İmam, erkek kardeşi ve diğer 3 kişi hakkında hazırlanan iddaname 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İki kardeş A.B. ve M.B., hakkında ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçundan 10.5 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası istendi. Cumhuriyet Savcısı N.Ç. ve E.P.’nin yine ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçundan 7-12 yıl, kadın sanık N.U.’nun da ‘Nitelikli cinsel saldırıya yardım etmek’ suçundan 3.5-6 yıl hapis ile cezalandırılmasınıistedi. Sanıklar önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkarılacak.

Tasarı yok gibi görülebilir

Çözüm önerisini ‘partiler bir araya gelsin, niyet olursa yol bulunur’ diye anlatan Abdullah Gül, ‘Tasarı, Genel Kurul’a indirilmeyebilir’ dedi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na (HSYK) ilişkin tartışmalar nedeniyle geçen hafta parti liderleriyle yaptığı görüşmelere ilişkin, “Benim bütün amacım bu işlerden Türkiye’nin güçlü çıkması, bir an önce bu işleri bitirip Türkiye’nin kendi gündemine dönmesiyle ilgili” dedi.

abdullah-gulİstanbul’da olan Cumhurbaşkanı Gül, Tarabya’daki Kalenderüstü Camisi’nde kıldığı cuma namazının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

‘İktidar ve muhalefet çözer’

Gül’e önceki gün yaptığı açıklamada kullandığı “Güzel şeyler olacak” sözleriyle ilgili “Bununla neyi kastettiniz?” diye soruldu. Gül, soru üzerine yargıyla ilgili tartışmalar yaşandığını, daha bağımsız ve daha tarafsız bir yargı için TBMM’de çalışmalar yapıldığını, bir tarafta ise anayasadeğişikliği teklifleri olduğunu bulunduğunu belirterek,”Benim bütün amacım bu işlerden Türkiye’nin güçlü çıkması, bir an önce bu işleri bitirip Türkiye’nin kendi gündemine dönmesiyle ilgili” dedi. Cumhurbaşkanı Gül, sözlerine şöyle devam etti: “Ben hâlâ şu kanaatimi muhafaza ediyorum: İktidar ve muhalefet, en azından 3 muhalefet partisinin, 2’si prensip olarak iktidar partisi de, bir anayasa değişikliğinin olabileceğini söylediler bana. Onun üzerine bu çalışmaları yapmaya devam ettim. İnanıyorum ki, demokrasinin meşru ayakları olan bir tarafta iktidar partisi, bir tarafta muhalefet bir araya gelerek, bir anayasa değişikliğiyle daha sağlam bir şekilde bu işi çözebilirler. Ben hâlâ bu kanaatimi muhafaza ediyorum.

‘Genel Kurul’a inmeyebilir’

Meclis’teki HSYK ile ilgili tasarı, tutulabilir, Genel Kurul’a indirilmez, yok gibi görülebilir. Hükümet de bu konuda eğer çok kesin bir tavrını koyabilir, bunu Genel Kurul’a getirmeyeceğiyle ilgili. Daha sonra da en azından 3 siyasi parti bir araya gelirler ve bakarlar; Anayasa değişikliği çıkartabilecekler mi çıkartamayacaklar mı? Bir araya geldiklerinde çıkartamayacakları gibi bir kanaate varırlarsa o zaman herkes kendi yoluna gider.”

‘Niyet varsa yol da bulunur’

HSYK’nın yapısına ve tarafsızlığına ilişkin mutabakatların oluştuğunu kaydeden Gül, şöyle devam etti:
“Sadece üyeler nasıl seçilecek? Oraya gelmiş tıkanmış. Niyet olursa yol bulunur. Onun için bir araya gelsinler. Dünyanın birçok ülkesinde bunun örnekleri vardır. Türkiye böyle önemli bir meseleyi, iktidar-muhalefet el birliğiyle çözmüş olmanın çok pozitif bir psikolojisini yakalar. Türkiye’de güzel bir hava oluşur. Arzu etmek ve görmek istediğim şey bu. Bu gerçekleşmezse o zaman demokratik nizam içinde parlamenter düzen içinde kanunlar çıkar. Onların kontrolüyle ilgili mekanizmalar var. Anayasa’ya uygunluğu, uygun olmayışı… Bu tartışmalar başka bir mecrada devam eder. Söyleyeceğim bunlar.”
Cumhurbaşkanı Gül, sözlerine “Sayın Başbakan’la da görüşlerimi paylaştım. Doğrusu ondan da müspet bir karşılık aldığım için güzel gelişmeler olabilir ümidimi besliyorum” diye noktaladı.

1 liraya öğle yemeği

En düşük dereceli memurun yemek ücreti 1 liraya; müsteşarın 3 lira 79 kuruşa yükseldi.
Milyonlarca memurun, 2014 yılında öğle yemekleri için ödeyecekleri ücretler belli oldu. En düşük dereceli

paraMaliye Bakanlığı, 2014 yılında memurlardan alınacak asgari öğle yemeği ücretlerini belirledi. Buna göre ek göstergesi olmayan memurlardan alınan öğle yemeği ücreti 95 kuruştan 1 liraya; ek göstergesi 4800’den yüksek olan devlet memurlarından alınacak ücret ise 3 lira 60 kuruştan 3 lira 79 kuruşa yükseldi.

Aylık brüt sözleşme geliri 2.065 liraya kadar olan sözleşmeli personelin ödeyeceği yemek ücreti 1 lira 19 kuruşu; aylık brüt sözleşme ücreti 5.045 lira ve üzerinde olanların ise 4 lira 55 kuruşa çıktı.

Maliye Bakanlığı’nın, bugünkü Resmi Gazete’de yayımlanan uygulama tebliğinde, kuruluşlara daha özel yemek hizmeti alınması durumunda belirtilen ücretlerin üzerinde yemek bedeli tespit etme yetkisi de verildi.

Memurlardan;

15/1/2013 tarihinden

14/1/2014 tarihine kadar

1) Ek göstergesiz görevlerde bulunanlardan

0,95 TL

2) 1100’e kadar (1100 dahil) ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

1,58  TL

3) 2200’e kadar (2200 dahil) ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

1,92  TL

4) 3600’e kadar (3600 dahil) ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

2,47  TL

5) 4800’e kadar (4800 dahil)  ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

3,25  TL

6) 4800’den daha yüksek ek göstergeli görevlerde bulunanlardan

3,60  TL

Sözleşmeli personelden;

15/1/2013 tarihinden

14/1/2014 tarihine kadar

1) Aylık brüt sözleşme ücretleri 1.925 TL kadar (1.925 TL dahil) olanlardan

1,13  TL

2) Aylık brüt sözleşme ücretleri 3.360 TL kadar (3.360 TL dahil) olanlardan

1,92  TL

3) Aylık brüt sözleşme ücretleri 4.700 TL kadar (4.700 TL dahil)  olanlardan

3,43  TL

4) Aylık brüt sözleşme ücretleri 4.700 TL üzerinde olanlardan

4,32  TL

(HÜRRİYET)

Burhan Kuzu’dan 2 bin kişilik rapor iddiası

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu‘dan ilginç iddia… Kuzu, Başbakan Erdoğan’a 2 bin kişilik bir istihbarat raporunun sunulduğunu yazdı. Kuzu, “Devlet içindeki paralel yapının planı detaylarıyla yer aldı” dedi

-Başbakan’a sunulan İstihbarat raporunda, devlet içindeki parelel yapının planı detaylarıyla yer aldı. 42 ilde yapılacak “Cadı Avı” engellendi.
-Başbakan’a sunulan raporda 2 bin rütbeli emniyetçi, akademisyen, bürokrat, hakim, savcı, basın mensubu, işadamı var. Örgütün şifresi aralarında…
burhan-kuzuHSYK açıklaması açıkça yargıya müdaheledir. İki pırpırlı kollukla,hukuk tanımayan bir kaç savcı ülkeyi dinamitledi. HSYK da tahrip gücü oldu.
-Son komploların varlığı,Türkiye’nin yarım asırdır içindeki bir kısım ulusalcı çeteleri,jakoben dayatmacıları ve darbecileri unutturmasın!!!!
-Son operasyon pilota saldırı:Ey insanlıktan nasibini almamış vicdansızlar!unutmayın ki hepimiz pilotuna saldırdığınız o uçaktayız.
-Bazılarına laf anlatmak çok zor;diyeceksiniz ki yolsuzluk yapanlar var;teorik olarak bunlar her zaman ileri sürülebilir.Yargıyı bekleyelim.
-“Vurun ulan vurun ben kolay ölmem”diyor Ahmet Arif “33 Kurşun”şirinde.Hedef Sayın Başbakan; vurun haydi vurun kahbeler..
-Kaybeden Türkiye oluyor;hepimiz oluyoruz.Vurmadan önce herkes bu gerçeği düşünmeli. O zaman ya vurmaktan vaz geçer ya dozunu azaltır.
-Yargılamanın sonunda varılması gereken noktaya en başında varırsak ,masumiyet karinesini yok ederiz.
-Suç teşkil eden ne varsa üstüne gidilmesi gerekir.Hepimiz buna yardımcı olmalıyız. Ancak bunu,hukuku siyasete araç yapmadan yapmalıyız.
 
-Tweetlerimi yazarken “ne içtiğim” bayağı bir merak konusu olmuş.Çaykur’un siyah çayını içerim. Attığım anlamlı tweettlerden belli olmuyor mu?
-Makul ve gönül dili ile yazmaya çalıştığım Tweettelerim gerçekten çok sayıda takipçimde karşılık buluyor. Ne var ki kalpleri mühürü olanlar!
-Kimsenin yanlış işine asla sahip çıkmadım.Ancak “aksi sabit olana kadar herkes suçsuz sayılır” ilkesine her zaman önem verdim.Farkımız bu..

Ali Ağaoğlu’na bir darbe daha

Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun ilk ayağında gözaltına alınıp savcılık sorgusundan sonra serbest bırakılan İşadamı Ali Ağaoğlu’nun Bakırköy 46 Projesi, İstanbul 8. İdare Mahkemesi’nin kararıyla durduruldu. Mahkeme, İmar Planı Tadilatının yapı yoğunluğunu artırıcı ve donatı alanlarının azaltıcı fonksiyon ve yapılaşma hakkı getirdiğine hükmetti. Plan izah raporu ile, onaylanan plandaki verilerin tutarsız olduğu sonucuna vardı.

 

 

 

SİLUETİ DE ETKİLER

aliagaogluBakırköy Belediyesi tarafından Bölge İdare Mahkemesi’ne yapılan başvuruda Bakırköy 46 projesinin, yapı yoğunluğunu artırdığı, ulaşımı engelleyeceği, tarihi yarımada siluetini etkileyeceği iddia edilmişti. Mahkeme, 6 Aralık 2013 günü yürütmeyi durdurma kararı verdi. Mahkeme kararında; plan tadilatının İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nca da plan ana kararlarına aykırı bulunduğu, Ulaşım Planlama Müdürlüğü’nce de bölgesel ulaşım sistemi açısından uygun görülmediği, konut alanlarında öngörülen 70 metrelik irtifa ile tarihi kent merkezi görünümünü olumsuz etkilediği, alınan kota göre 63 metreyi geçmemesi gerektiği halde planların 70 metrelik bir yüksekliği öngörüldüğü belirtildi. Kararın sonunda şu ibareler yer aldı: “Hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemlerin, uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı kanunun 27. maddesi uyarınca teminat alınmaksızın, yürütülmesinin durdurulmasına karar verildi.
Belediyeye bağlı ekipler inşaatta ölçüm yaparak kayıt tutmaya başladılar. Dün sabahı inşaat alanına gelen ekipler inşaatı durdurarak mühürledi. Bakırköy Belediyesi’nden bir yetkili, mahkemenin de yanlışı gördüğünü söyledi.

 

 

AĞAOĞLU: PAZARTESİ İTİRAZ EDECEĞİZ

AĞAOĞLU Şirketler Grubu Başkanı Ali Ağaoğlu, Bakırköy 46 projesinin ruhsatının değil planının iptal edildiğini söyledi. Kararı öğleden sonra duyduklarını belirten Ağaoğlu, pazartesi günü itiraz haklarını kullacaklarını dile getirdi. Ağaoğlu, “Kurumlar arası çekişmenin sonucunu yaşıyoruz. Neticede bize ruhsat veren de Bakırköy Belediyesi. Sapla saman karıştı. Ama unutmayalım ki yanlış hesap Bağdat’tan döner” dedi.

Zülküf Atılgan da görevden alındı

Türkiye’yi sarsan yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda, görevden almalar ve tayinler devam ederken, İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürü Zülküf Atılgan da görevden alınarak, yerine Özel Güvenlik Şube Müdürü Seylan Demir getirildi.polis

 

17 Aralık 2013 günü, operasyonu gerçekleştiren Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Yakub Saygılı, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç’ın da arasında bulunduğu 11 emniyet müdürünün görevden alınmasının ardından İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın da görevden alındı. Yerine Aksaray Valisi Selami Altınok getirildi. Devamında 25 emniyet müdürünün de görev yerleri değişti.

 

 

 

 

İstihbarat, Terörle Mücadele, Mali, Organize, Narkotik ve Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nde görevli emniyet amirleri, başkomiserleri, komiserleri ve polis memurlarının tayinleri ilçelere çıkarıldı. Yerlerine ise Asayiş Şube Müdürlüğü, Güven Timleri Şube Müdürlüğü, Önleyici Hizmetler Şube Müdürlüğü, Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü ve İlçe Emniyet Müdürlüklerinde görevli polisler getirildi. Geçmiş yıllarda sürgüne gönderilen şubelerdeki polisler de geri çağırıldı.

 

 

 

 

Dün 10 ilçe emniyet müdürünün görevden alınarak müdüriyet emrine çekilmesinin ardından görevden almalarda son halka İstanbul Emniyet Müdürlüğü Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürü Zülküf Atılgan’ın görevden alınmasıyla yaşandı. Atılgan müdüriyet emrine çekilirken, yerine Özel Güvenlik Şube Müdürü Seylan Demir getirildi.

İki yolcu otobüsü kafa kafaya çarpıştı

Trafik kazası bu gün saat 09.00’da MalazgirtBulanık karayolunun 9’uncu kilometresinde meydana geldi. Malazgirt’ten Muş‘a gitmekte olan Lider Muş Tur’a ait Veysel Akın idaresindeki 33 BBR 47 plakalı yolcu otobüsü, Muş’tan Malazgirt’e gitmek için yola çıkan aynı firmaya ait Serkan Taşkın yönetimindeki 34 ZZ 65 plakalı yolcu otobüsü çarpıştı. Yoğun sisten dolayı kafa kafaya çarpışan iki otobüste ilk belirmelere göre sürücüler Veysel Akın (36), Serkan Taşkın (28) ve otobüste muavinlik yapan kuzeni Ahmet Taşkın (20) ile kimliği öğrenilemeyen 4 kişi öldü. Kazada ölen ve yaralıların sıkışması sonucu 112 Acil Servis, Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD), itfaiye ekipleri gönderildi.

 

 

 

kazaKazada yaralanan 18 kişi ise ambulanslarla Bulanık, Malazgirt ve Muş Devlet Hastanelerine kaldırıldı. Kazanın ardından Muş Ovasına ait bir yolcu otobüsü de yolda kaza yapan otobüslere çarpmamak için direksiyon kırınca şarampole yuvarlandı. Bu otobüste kimseye bir şey olmadı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.Kaza yerine gelerek kurtarma çalışmalarını izleyen Bulanık Kaymakamı Ömer Şahin “Üzücü bir kaza meydana geldi. Ölenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum” dedi.

 

 

 

 

Minibüs dereye uçtu ilk sayı 8 ölü

 

Antalya’nın Alanya İlçesi’nde, baraj inşaatında çalışan işçileri taşıyan Bayram Özkan’ın yönetimindeki servis minibüsü, buzlanma nedeniyle sürücünün kontrolünden çıkarak gölete uçtu. Kazada 8 kişi boğularak öldü, 5 kişi yaralandı.

 

Demirtaş Beldesi Karapınar Köyü Çayarası mevkiindeki kaza, saat 07.15 sıralarında meydana geldi. Alanya’dan aldığı işçileri baraj inşaatına götüren Bayram Özkan yönetimindeki 07 UP 587 minibüs, şantiye sahasına geldiği sırada yoldaki buzlanan yolda kayarak sürücünün kontrolünden çıktı. Minibüs, yaklaşık 25 metre yükseklikten 10 metre derinliğindeki regülatör göletine uçtu. Sulara gömülen minibüsteki işçilerden Mehmet Metin, Ömer Dinç, Faruk Orcan, Aykut Aydın, Şevket Şimşek, Bünyamin Erdoğan, Osman Tut ve Furkan Bakır boğularak öldü, Minibüste bulunanlardan, sürücü Bayram Özkan ile işçiler Vedat Bayrakara, Bünyamin Şahin, Yaşar Doku ve Halil İbrahim Mutlu ise yaralı kurtuldu.

 

 

 

 

KURTARMA EKİPLERİ SEVK EDİLDİ

 

Kaza sonrasında şantiyede çalışanların haber vermesi üzerine olay yerine jandarma, jandarma sualtı arama kurtarma ekipleri, Antalya Emniyet Müdürlüğü dalgıç ekibi, ambulans helikopter, sağlık ekipleri ve İl Afet ve Acil Durumlar Müdürlüğü arama kurtarma ekibi sevk edildi.

 

Yaralılardan durumu ağır olan Bayram Özkan ambulans helikopterle bölgeden alınarak Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. Diğer yaralılar ise ambulanslarla Alanya’daki hastanelere sevk edildi. Göletin yaklaşık 10 metre olan derinliği, kapakların açılmasının ardından 1,5 metreye düşürüldü. Ekipler, suyun boşaltılmasından sonra 8 işçinin cesetlerine ulaştı. Kurtarma ekipleri tarafından göletten çıkarılan işçilerin cenazeleri şantiye sahasına taşındı. İncelemelerin ardından cenazeler morga gönderilecek.(AJANSLAR)