Etiket arşivi: Cinsellik

Bir kadını seksi yapan cinsellik dışı 9 özellik

Çekiciliğin ise sosyal statü ile doğrudan bir ilişkisi var. Bugün hepimiz güzel kıyafetleri, bakımlı ve sağlıklı olmayı çekici buluyor, bize rahat bir yaşam sunabilecek potansiyeli olanları olmayanlardan daha üstün tutuyoruz.

İş seksiliğe geldiğindeyse tamamen değişiyor çünkü seksilik kişiden kişiye göre farklılık göstermeye başlıyor.

Şimdiye kadar seksi tanımında yer almayan ama aslında bir kadını herkesten daha seksi yapan o kadar çok özellik var ki. Eğer erkek escort arkadaşınız sizi bu özellikleriniz için seksi bulmuyorsa belki de yenisini bulmanızın zamanı gelmiştir. Erkeklere gelince, eğer siz de bu özelliklerin seksi olduğunu düşünmüyorsanız belki de düşünme biçiminizi değiştirmelisiniz çünkü bir kadını bu özellikleri için seksi bulmadığınıza pişman olacaksınız.

1.Yürüme Şekli
Yürüme şekli deyince kafanızda beliren o kıvrak kalça imajını hemen bir kenara bırakın. Konu aslında gerçekten nasıl yürüdüğünden çok yanınızdan geçerken ya da bir odaya girdiğinde hissettirdiği enerji ile ilgili. Böyle biri, siz onu gözlerinizle görmeseniz bile dikkatinizi çeker ve varlığını hissettirir.

2. Bakışlarıyla İçinizi Okuması

Birine bakıp onu dış görünüşüyle yargılamak çok kolay ve biz genelde kendimizi korumak adına bunu sık sık yapıyoruz. Ama o, eğer size bakıp sizi yargılamıyorsa dış görünüşünüzden fazlasını görüyor demektir.

3. Kendinden Emin Hareket Etmesi
Kendinden emin olmak belki tek başına en seksi özellik değil ama eğer size bunu hak ettiğinizi hissettiriyorsa işte bu seksi! Ve Hiçbir şey ona baktığınızda bu kadar kendinden emin olması için gereken her şeye sahip olduğunu görmeniz kadar seksi değil.

4. Her Zaman Yakınlarına Yardım Edecek Vakti Olması
Seksi bir kadın mı bulmak istiyorsunuz? O zaman önemseyen, ihtiyacı olanlara her zaman yardım eli uzatacak bir kadın bulun. Çünkü böyle bir kadın her zaman ailesinin ve arkadaşlarının yanındadır ve bunu sadece iyilik olsun diye yapmaz, gerçekten doğası böyle olduğu için yapar. Suadiye escort

5. Hayatını Tutkuyla Yaşaması
Tutku seksidir. Tutku olmazsa aşk da, hayat da solar gider.
Eğer hayatınızda yaptığı her şeyi, en ufak şeyleri bile tutkuyla yapan biri olursa bu sizin hayatınızı da pozitif bir şekilde etkiler ve siz de daha tutkulu bir insana dönüşürsünüz. Ve tutkulu olmak sizi de daha seksi hissettirir. Şimdi ikiniz de tutkulu ve seksiniz, daha ne diyelim!

6. Daha İyi Biri Olmayı İstemenizi Sağlaması
Seksilik güçlüdür, bizi harekete geçirir ve bizi kendi alanına çeken bir enerjisi vardır. Seksilik motive eder ya da onu kaybetme korkusu motive eder. Elbette onun kibar ve motive edici sözlerinin de etkisi vardır ancak asıl onu kaybetmemek için daha iyi bir insan olmaya çalışırsınız.

 

kadın

7. Sizi Dinleme Şekli
İyi bir dinleyici olmanın neden seksi olduğunu anlamak zor olabilir ancak etrafınızda gerçekten dinleyen ne kadar az insan olduğunu fark ederseniz bunu anlayabilirsiniz. İnsanların çoğu sizi dinlemek için dinlemezler sadece cevaplarını verebilmek için beklerler ve sizi gerçekten dinleyen o nadir kişiyi bulduğunuzda bunun da ne kadar seksi olduğunu göreceksiniz. Kartal escort bayan

8. Paylaşım Şekli

Paylaşmanın kendisi o kadar seksi bir eylem olmasa da bunu seksi bir şekilde yapmak mümkün. Böyle biri paylaşmak zorunda olduğu için ya da doğru olanı yapmak için paylaşmaz. Eğer sizinle bir kase dondurmayı, bir sandviçi ya da bir battaniyeyi paylaşıyorsa paylaştığı aslında o şeyler değil, paylaştığı deneyimdir ve kendi hayatıdır.

9. Sevme Şekli
Sizi ona sağladığınız şeyler için, paylaştığınız deneyimler için ya da ona hissettirdikleriniz için sevmez. Sizi sadece ruhunuza baktığında orada sevilmeye değer bir insan gördüğü için sever. Sizi, başkalarının pek de yanına yaklaşamayacağı bir şekilde, sonsuzluk değerinde sever.

 

Doğal yaşamdan uzaklaşan erkeğin sonu

 

 

Genel anlamda kısırlık sorunlarının yarısına yakını erkeklerden kaynaklanır derken şimdilerde sanki erkek sorunları daha da artmış gibi görünüyor. Bu sadece kişisel gözlemimiz değil elbette..araştırma sonuçları da bunu destekliyor. Dünya Sağlık Örgütü de normal erkek sperm sayı ve hareketini yakın bir geçmişte aşağıya çekti. Yapılan araştırmalarda da son 50 yılda erkek sperm sayı ve hareketlerinin azaldığı ortaya konuldu.

 

Peki, nedir bunun sebepleri?

 

Büyük suçlu aslında yaşamımızın içinde olan, bizi farkettirmeden yavaş yavaş hastalandıran kimyasallar ve toksik maddeler muhtemelen.

 

erkeklerGıda, temizlik gibi alanlarda kullanılan plastik malzemelerden salınan ve vücudumuza giren fitalatlar, artan hava kirliliği, içme suyundaki kirlenme, tarım ilaçlarının kontrolsüz yoğun kullanımı ve hayatımızın içersine tamamen yerleşmiş olan cep telefonu veya kablosuz bağlantılı dizüstü bilgisayarlar, elektromanyetik dalga yayan mikrodalga fırınlar ve benzeri sayısız cihaz da aslında erkeğin geleceğini tehdit ediyor…

 

üreme sağlığı ve kısırlık konularında dünyanın önde gelen saygın dergilerinden birisi olan‘Fertility and Sterility’ dergisinde geçen aylarda yayınlanan bir çalışmada; erkeklerin dizüstü bilgisayarlarını üreme organlarına yakın bir yerde uzun süre tutmaları ile testislerde belirgin ısı artışı ve kablosuz bağlantı kullanımından oluşan elektromanyetik dalgalara maruz kalma sonucunda sperm üretiminde bozulma oluştuğu bildirildi. Aşırı sıcak ortamın sperm üretimini bozduğu, hareketli sperm oranını azalttığı zaten bilinmekteydi, buna bir de teknolojinin hayatımıza soktuğu elektromanyetik dalgaları da kattığımızda, alın size üreme sorunları..

 

İş üreme yeteneğinin azalmasıyla sınırlı kalsa yine iyi de, potansiyel olarak kanser tehlikesinin de altında aynı sebepler yatabiliyor. Hemen tüm dokuların kanserlerinin oluşumunda çevresel faktörlerin rolü artık biliniyor. Dünya Kanser Raporuna göre kansere yakalanma yaşı da gittikçe küçülüyor ve 2030 yılında birinci ölüm nedeni olacakmış. Kanser hakkında fazla konuşmaya gerek yok, hepimiz nasıl bir hastalık olduğunu, dostlarımızı sevdiklerimizi nasıl acımasızca alıp götürdüğünü biliyoruz. Babasını kanserden yitiren biri olarak bunları yazmak benim için de ayrıca anlamlı..

 

Peki ne yapmalıyız

 

Aslında çok da zor değil. Tek yapmamız gereken doğamıza, dünyamıza sahip çıkmak, hayatımıza biraz daha özen göstermek..
Doğayla, toprakla barışalım, onu koruyalım, yanlış beslenme alışkanlıklarımızı artık bırakalım ve organik beslenmeye yönelelim. Mangal keyfi alışkanlığımızı yeniden gözden geçirelim, bol su ve sebze meyve tüketelim, alkol ve kafeini sınırlandıralım, sigarayı kesinlikle bırakalım, plastik gıda saklayıcılarını uzaklaştıralım, su dahil her tür yiyecek içecek saklanması için cam kullanalım, teflon kullanmayalım. Düzenli spor yapalım, cep telefonlarıyla çok uzun konuşmayalım ve mümkünse hoparlörle, kulaklıkla veya bluetooth ile kullanalım. Cep telefonlarını kemerimizde veya cebimizde taşımayalım, kablosuz bağlantılı bilgisayarları da dizüstünde kullanmayalım…

 

Günlük yaşantımızla ilgili yapılması gereken, tavsiye edilecek belki daha yüzlerce nokta var ama bu kadarını bile uygulamak kim bilir neleri düzeltecek, hangi yaşamları kurtaracak..

 

Soru ve görüşleriniz için: lasinselman@mynet.com

Cinselliğin gizemli 10 sırrı

Cinselliğin gizemli sırlarını biliyormusunuz işde sizlere gizemli 10 sırrı

1- Emziren bir arkadaş libidonuzu artırabilir

Kokuların cinsel hayatımız üzerinde güçlü bilinçaltı etkileri olduğunu biliyor muydunuz? Süt veren kadınların yaydığı koku, etraflarındaki tüm kadınların libidosunu yüzde 50 artırabiliyor. Feromon hormonları kadınlara, “Artık senin de hamile kalma zamanın geldi” mesajı veriyor ve sekse yönlendiriyor.

2- Kadınlar zihnen daha çok aldatıyor

Araştırmalar kadınların erkekleri zihnen daha sık aldattıklarını ortaya koyuyor. Kadınların yüzde 80’i tanıdıkları bir erkekle ilgili fanteziler kurarken, erkeklerin yüzde 75’i yalnızca pornografik görüntüleri hayal ediyor.

Erkekler için beğendikleri bir kadınla seks yapmayı hayal etmek zor değil, ancak porno dergilerinde gördükleri kızlar dururken o kadar çaba sarf etmeye değmez. Kadınlar ise fantezi nesnelerine kanlı canlı bir karakter eklemek istiyorlar.

3- Yaşlanmak orgazmda zirve yapmaktır

Yaşlanmak seks hayatının bitmesi değil, orgazm olma şansının zirve yapması anlamına geliyor. Yeni bir araştırma, 36-45 yaş aralığındaki kadınların yüzde 63’ünün her seks yaptıklarında orgazma ulaştıklarını gösteriyor.
Daha genç kadınlardaysa bu oran yüzde 28. 65-74 yaş arasındaki kadınların bile yüzde 53’ünün cinsel hayatları aktif şekilde devam ediyor.

4- Kadınlar da porno sever

Tahmin edilenin aksine kadınlar da cinsel hayatlarını renklendirmek için erkekler kadar porno izliyorlar. Üstelik pek çoğu porno eşliğinde sevişecek kadar cesaretli. Eğer siz de merak ediyor ama aşırı şiddet içeren görüntülerle karşılaşmaktan korkuyorsanız, seçim konusunda eşinizden yardım alın.

5- Cinsel güdüleriniz genetik olabilir

Boş bir beyaz sayfa gibi değil, bazı donanımlarla doğuyoruz. Dolayısıyla seks güdülerimizin genetik olma ihtimali var. Kadınların yüzde 30’u kolay, yüzde 60’ı zor tahrik olurken, yüzde 10’u da ortalama bir tahrik olma kapasitesine sahip. Siz bu yelpazenin neresindesiniz

6- Evli erkek kadın avcılığını bırakır

Bilimsel araştırmalar erkeklerin evlendikten sonra kadın avcılığı isteklerinin düşüşe geçtiğini gösteriyor. Çünkü testosteron seviyesi evli erkeklerde, evli olmayanlara kıyasla daha düşük oluyor. Uzmanlar bu düşüşü, evli erkeklerin, kadını için diğer erkeklerle rekabete girmek zorunda olmamalarına bağlıyor.

7- Nezaket tutkunun katilidir

Çiftler yatak odası dışında bir yerde sevişmeyi başlatmak ya da yatakta oral seks yapmak istediğinde, birbirlerine çekinmeden açıkça izin verirlerse, cinsel iletişimdeki duvarlar yıkılıyor. Cinsel düğümün çözümü ‘izin’den geçiyor.

8- Seks değil öpüşmek evliliği kurtarır

Bir araştırmaya göre her gün öpüşen çiftlerin boşanma olasılığı, her gün seks yapanlardan daha düşük. Dolayısıyla seks değil, öpüşmek ilişkiyi onarıyor. Zira öpüşmek, aşk ve sevgi belirtisiyken; seks spor, basit bir rahatlama ya da egemenlik kurma yöntemi olarak algılanabilir.

9- Cinsel isteksizliğe karşı tropikal meyveler

Tropikal meyvelerin büyük bölümünün afrodizyak etkili olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış durumda. Hindistan cevizinin testosteron aktivitesini artırdığı, ananasın cinsel bir uyarıcı olduğu ve zencefilin cinsel organlarda kan dolaşımını hızlandırarak kadınlar üzerinde Viagra benzeri bir etki yarattığını biliyor muydunuz? Ayrıca çinko bakımından zengin olan kabuklu deniz ürünleri de sperm üretimine yardımcı oluyor.

10- Seksin duraklama dönemi vardır

Seks hayatında üç aylık bir duraklama normaldir. Hatta çiftlerin yüzde 24’ü hayatlarının bir döneminde üç ay ilişkiye girmiyorlar. Seks, günlük hayatlarının bir parçası olmaktan çıkıyor. Bu durumda eşlerin birbirine masaj yapması ve nelerden hoşlandığından söz etmesi, uyuyan duyguları yeniden harekete geçirmeye yardımcı oluyor.

Cinsel Tabuları Yıklamasınız

Dünya Cinsel Sağlık Birliği (WAS) tarafından cinsel sağlık konusunda bilgilendirme amacıyla başlatılan “Dünya Cinsel Sağlık Günü” her yıl 4 Eylül tarihinde düzenleniyor. Cinsellikle ilgili toplumsal tabulara değinen Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Psikiyatrist Prof. Orhan Doğan, mutlu ilişkiler ve sağlıklı cinsel yaşam için önce bu tabuları yıkmak gerektiğini söyledi.

Prof. Doğan, “Cinsellik ve cinsel konuların konuşulması, cinselliğin ayıp sayılması, kadının cinsellikten zevk alması, cinsel fantezi kurmak, kadının cinsel ilişkiyi başlatması gibi konular, ülkemizde olduğu kadar dünyada da başlıca cinsel tabular arasında yer alıyor. Bu da bireysel ve toplumsal olarak cinsellik hakkında pek çok yanlış bilgiyi beraberinde getiriyor. ‘Kadın cinsel ilişkiye daima hazırdır’, ‘erkek cinsel ilişkiye daima hazırdır’, ‘cinselliğin temel amacı cinsel ilişkidir’, ‘cinsel doyum penisin büyüklüğüyle doğru orantılıdır’, ‘mastürbasyon zararlı ve günahtır’, ‘karşı koymayan kadına tecavüz normaldir’ gibi toplumsal yanılgılar, yanlış davranışlara ve cinselliği konuşulmayan ya da ayıp bir konu olarak tanımlanmasına sebep oluyor. Böyle durumlar kişilerde korku, önyargı veya saldırgan davranışları da beraberinde getiriyor” dedi.

EĞİTİM VE UZMAN YARDIMI ALMAK ÖNEMLİ

Doğan, toplumların doğru ve yeterli bilgilendirilmesinde cinsel eğitimin önemine vurgu yaptı ve “İlköğretimden üniversiteye kadar okullarda cinsel bilgiler dersi, evlilik öncesi eğitim ve kursları olmalı. Güvenilir kaynak kitaplar ile internet sitelerinden, TV ve radyodan yararlanmak da çok önemli. Ayrıca cinsel işlev bozuklukları için kişiler mutlaka terapistlere, psikologlara, psikiyatristlere, aile hekimlerine, hastane ve aile sağlığı merkezlerine başvurmalıdır” şeklinde konuştu.

CİNSEL SORUNLARIN EN ÖNEMLİ NEDENLERİNDEN

Üsküdar Üniversitesi’nden Uzman Psikolog Çiğdem Demirsoy ise cinselliğin yaşamın doğal, sağlıklı bir yanı ve ayrılmaz bir parçası olduğunu belirtti. “Biyolojik, psikolojik ve sosyokültürel boyutu olan karmaşık bir yaşantıya sahip olduğumuz için cinsel sağlığa etki eden pek çok faktör vardır” ifadesini kullanan Demirsoy, “Cinsellik toplumda çok rahat konuşulamayan bir alan olduğu için kulaktan kulağa aktarılan yanlış bilgilerle öğreniliyor ve farklı kültürel bakışların işin içine girmesiyle iyice karmaşık bir hal alıyor. Durum böyle olunca doğru bilgiye ulaşmak ve iç sesini dinlemek iyice zorlaşıyor. Oysa biliyoruz ki cinsel sorunların nedenleri arasında hatalı bilgi ve inançlar ilk sırada geliyor” dedi.

Sağlıklı bir bakış açısının gelişmesi için cinsel eğitimin çok önemli olduğunu söyleyen Demirsoy, bu konuda farklı disiplinleri bünyesinde bulundurduğu için üniversitelere önemli sorumluluklar düştüğünü sözlerine ekledi.

Psikiyatrist Prof. Orhan Doğan

Cinsel sorunlarınızı paylaşın

Cinsel sorununuz ister sürekli isterse dönemsel olsun, ister sizden ister eşinizden kaynaklansın, ilişkinizi korumaya almalısınız. Öfke, endişe, mutsuzluk, hayal kırıklığı, çaresizlik, beğenilmeme korkusu, kendini ve karşısındaki suçlama gibi olumsuz duyguların eşinizle olan ilişkinizi etkilemesine izin vermemelisiniz. Bu nedenle bir cinsel sorununuz olduğunda hem kendi hem de eşinizin duygularına odaklanmalısınız.

 

 

Cinsel sorunların çiftleri birbirinden uzaklaştırdığı biliniyor. Cinsel problemler bazen ilişki problemlerinin ana nedeni oluyor. Bazen de ilişki sorunları cinsel problemlerin çok daha derininde yatıyor. Sebep her ne olursa olsun ilişkinize özen göstermeniz hem birbirinizi anlamanızı sağlayacak hem de cinsel sorunlarınızın daha kolay üstesinden gelmenize yardımcı olacaktır.

 

 

Cinsel sorunlarla boğuşuyorsanız ve bu ilişkinizi olumsuz etkilemeye başladıysa aşağıdaki önerileri gözden geçirmeniz size fayda sağlayacaktır. Ancak yine de gerektiğinde bir uzmandan yardım alarak, cinsel sorunlarınızın altında yatan psikolojik faktörleri ortaya çıkarmalı ve birbirlerinizle olan güveninizi, saygı ve sevginizi tekrar canlandırmalısınız:

 

 

 

Eşinizle konuşun: Eşinizle cinsel sorunlarınız hakkında konuşmanız, ona bu problemlerin bilincinde olduğunuzu anlatmanız ilk adımdır. Pek çok erkek ve kadın cinsel sorunlarını konuşmaktan çekindikleri için eşlerinden uzaklaşırlar. Örneğin orgazm sorunu yaşayan bir kadın eşiyle konuşmak yerine, cinsel ilişkiden kaçınmak için çeşitli bahaneler öne sürebilir. Bu durum çifti daha da uzaklaştırır. Ayrıca eşiniz, sorunu görmezden gelmenize sinirleniyor olabilir. Eğer durum böyleyse ona açık bir dille sorunun gerçekten de ilgi istediğini, bu zamana kadar fark etmediğiniz için özür dilediğinizi ve onu çok sevdiğinizi söylemeniz yararlıdır. Ayrıca eşinize iltifat etmeniz, onun sevdiğiniz yanlarını ona anlatmanız da önem taşır.

 

 

Fiziksel teması kesmeyin: Cinsel sorun yaşayan çiftler birbirleriyle olan fiziksel temastan da uzaklaşmaya başlar. Bunun sebebi pek çok çiftin fiziksel temasın mutlaka cinsel ilişki ile sonlanacağı ile ilgili yanlış inançlara sahip olmasıdır. Oysa fiziksel temas cinselliğin ilk adımı olsa da cinsellik fiziksel temasın kesin sonucu değildir. Dokunma, sarılma, okşama, öpme gibi fiziksel temaslar birbirinize olan yakınlığınızı korumanız açısından büyük önem taşır. Bu nedenle olumsuz bir cinsel ilişki yaşayacağınıza dair endişe, telaş ve streslerinizi bir yana bırakarak eşinizi sevdiğinizi belli etmekten kaçınmayın.

 

 

Kendinize yüklenmeyin: Cinsel sorunlarınız nedeniyle kendinizi en ağır eleştirilere maruz bırakmanız size bir fayda sağlamaz. Aksine bu durum eşinizi mutlu etmenizi ve ilişkinizi kuvvetlendirmenizi zorlaştıracaktır. Bu nedenle kişisel eleştirileri bir yana bırakın. Sorunlarınızı çözeceğinize inanın. Olumlu olmaya gayret edin.

 

 

Onu suçlamayın: Eşinizin davranışları cinsel problemlerinizin ana sebebi de olsa onu suçlamayın. Bu durumu asla iyileştirmeyecektir. Başka bir deyişle ilişkinizi daha gergin, daha öfke dolu yaparak cinsel sorunlarınızı daha da kötüleştirecektir. Bu nedenle onu suçlamak yerine onunla dürüst, açık ve sevgi dolu bir dille konuşmayı deneyin. Eğer bunu başaramıyorsanız mutlaka bir cinsel terapi veya çift terapisi uzmanından yardım alın.

 

 

 

Cinsellikten vazgeçmeyin:Cinsel sorunlar yaşıyorsunuz diye cinsellikten tamamen vazgeçmeniz yanlış bir davranıştır. Cinsellik tam bir cinsel beraberliğin çok ötesinde anlamlar taşır. Eğer sertleşme sorunu veya erken boşalma problemi yaşıyorsanız eşinizle birlikte cinsellikten keyif almanızı sağlayacak diğer davranışlara yönelebilirsiniz. Bu, birbirinize fiziksel ve duygusal anlamda bağlanmanızı sağlayacak, cinsel sorunlarınızın cinselliğinizi etkilemediğini size gösterecektir.

DR. ECE HATTAT

30’lu Yaşlarda Cinsel Hayat

30’lu yaşlar dönüm noktası olabilir.. Ancak aslında en deneyimli döneminizdir. Keyfini çıkarın.. İşte 30’lu yaşlardaki kadınlara 30 seks tavsiyesi..

1 – İstediğiniz şeyi göstermekten daha seksi birşey yok. Bunun anlamı şu (a) Arzulu bir katılımcısınız  Vücudunuzu tanıyorsunuz Onun da sizin kadar istekli olduğunu bilmeniz.

2 – Önce ne istediğinizi bilmelisiniz. Mastürbasyon bu konuda oldukça eğitici olabilir. Hızlı ya da yavaş Sert ya da yumuşak? Pratik sizi mükelleştirir.

3- Uygunsuz br zamanda ya da baskı altındayken seks yapın ve sonra amacınıza odaklanın. Olumsuzluklar bazı şeyleri olumlu etkileyebilir.

4- İlişkinizin ilk zamanlarında ne kadar seks yaptığınız hakkında birşey söylemeyin. Özellikle evlilik, bebek ya da çok özel kaçamaklarınızdan bahsetmeyin.

5- Kişisel bakımla zaman kaybetmeyin. Bir erkekle sevişmeden önce bir kadın, güneşlenme, kremlenme gibi kişisel bakım yaparak kendini hazırlamakla geçirir. Ancak beklenen an geldiğinde erkek nasıl olduğunuzla çok ilgilenmez. Siz bir insansınız ve gerçek bir vücudunuz var. Bu gizlediklerinizin aslında çok da önemli olmadığı anlamına geliyor.

6- Orgazm garantisinin anahtarı: Derinlere dalmak ya da etrafında dolaşmak. Bir kadın sekste 10 ila 20 dakika arasında defalarca orgazma ulaşır. Mastürbasyonda sadece 4 kez orgazm olur.

7- Partnerinizle seks yaparken sadece onun rahatını düşünmeyin. Onunla hassas noktalarını ve nasıl hareket etmeniz gerektiğini öncesinde konuşun.

8- Asla yapmak istemeyeceğiniz şeylere evet deyin. Biraz değişikliklere açık olmanın zararı yok. Bu tüyler ürpertici şeyler yapın anlamına gelmiyor sadece eğlenin.

9- Hayır demeniz gereken yeri de bilin. Havanızda değilseniz hiç başlamayın.

10- Korunmadan ilişkiye girmeyin. Prezervatif sizi ve onu korur. Bu şekilde içiniz daha rahat eder ve daha iyi sonuç elde edersiniz.

11- Kirli konuşmalar sizi bir denizci gibi terletmez. Sevgiliniz sizden ona kaba konuşmanızı istiyorsa daha uygun bir şekilde öykülemeyi tercih edin. Bu seksinizin kaba konuşmalardan daha fazla ateşli olmasını sağlayacaktır.

12- Yatağa asla ciddi olarak girmeyin. Islatmak dışında şakalaşarak, eğlenerek yatağa girin. Yapacaüğınız şakalar küçük düşürücü olmasın.

13- Eskiler en iyilerdir. Kegel egzersizleirni ihmal etmeyin. Eğer bun u yaparsanız her zaman daha iyi orgazm olacaksınız.

14- Kegel egzersizlerini yaparsanız asla gülerken altınıza kaçırmayacaksınız.

15- Erkekler net şeyleri severler. Her zaman onunlayken iyi vakit geçirdiğinizi belirtin. Hızlı, yavaş ya da daha sert nasıl istediğinizi söyleyin.

16- Müzik, mum ışığı veya ay ışığı her zaman işe yaramayabilir. Bunun yerine daha özel şeyler düşünün. hafif sarhoşken, denizde vs. gerisi size kalmış.

17- O sizin bir porno yıldızı gibi davranmanızı beklemez. Sizin ondan beklentileriniz neler? Onu fantazilerinize göre yönlendirin.

18- Sekste çok özel uçuran tekniklere ihtiyacınız yok. Siz bu konuda sınavda değilsiniz, uman ya da uzun makaleler okumadınız. Nasıl daha fazla mutlu olursunuz? Önce dişlerinizi fırçalayın. Sonrası hayal gücünüze kalmış.

19- Onun yanındayken her zaman arzulu olmanızın bir yolu var. Erotik bir kitap, ateşli bir fantazi.. gibi şeyleri düşünerek libidonuzu ateşleyebilirsiniz.

20- İlk hareketi yapmak. Dans pistinde ona asılın demiyoruz sadece göz teması ya da baştan çıkarıcı bir gülümseme ile ona ışık yakabilirsiniz. İzlediğiniz filmlerdeki gibi kapıya yönelmek ve ona bakış fırlatmak çok zor değil..

21- Odanızı değiştirin. Daha büyük bir yatak, saten çarşaflar, romantik bir ışık sıkıcı hale gelen seksinizi ateşleyebilir. Bunun dışında evinizin diğer yerlerinde birlikte bir maceraya çıkın. Sadece kapıyı kilitleyip kilitlemediğinizi unutmayın.

22- Cinsel birlikteli korunma sizin iyiliğiniz için gerekli. Ona prezervatif kullanmanın seksi etkilemeyeceğine ikna edin.

23- Her ilişkide yaprak dökümü dönemi olabilir. Bu her zaman ilişkilerinizin bittiği anlamı taşımaz. Sadece bu tür durumlarda fiziğinizi ve ruh halinizi korumayı bilin. Bahar yine gelecek.

24- Duşta seks Fazla abartılı. Seks sırasında ayakta durmak yeterince zor, duşta çok daha zor olacağını tahmin edebilirsiniz. Duşu sadece ön sevişme öncesi güzel bir oyun gibi düşünebilirsiniz.

25- Sabah seks  Kötü ya da mutlu bir gece mi geçridiniz? Anneniz “hoş ve iyi kızlar gece gündüz seks yapmaz” diye öğütlemiş olabilir ancak onları dinlemeyin. Ne istiyorsanız yapın.

26- Yatak odanızda yaşadıklarınız orada kaldın. Başkalarının ne dediği ve ne anlattığı ile uğraşmayın. Herkesle yarışmak zorunda değilsiniz.

27- Anal seks çoğu kadına anlamsız gelir ve sevmezler. Bu durumda huzursuz olmanıza gerek yok, sevmiyorsanız yapmak zorunda değilsiniz. Bunun yerine seksi bir masaj önerebilirsiniz.

28- En vahşi fantaziler gerçeklerden daha iyidir. Seks yaptığınızı hayal etmek, gerçekte daha iyi olmanızı sağlaryabilir.

29- Herhangi bir vücut yatakta iyidir. Kalın bel, kalın bacaklar kimin umurunda! Loş bir ortam doğru hareketler selülitlerinizi saklamanızı sağlayabilir. İyi bir erkek sadece sizinle olmak ister, gerisi önemli değildir.

30- 30’lu yaşlardaysanız ve hala seks düşünüyorsanız iyi.. Deneyimleriniz, ilişkileriniz sizi daha iyi bir noktaya getirmiş demektir. Ne istediğinizi ve ne yapacağınızı biliyorsunuz. Keyfini çıkarın.